İki gün önce Instagram’da karşıma Türkiye Yayıncılar Birliği‘nin hesabına ait bir sponsorlu gönderi çıktı. Bu gönderide Türkiye’de 2019 yılında kitap üretiminde bir düşüş olduğu belirtiliyor. Yayıncılar Birliği’nin web sitesinde detaylar mevcut. Bilgilere göre genel olarak %7.3 bir düşüş tespit edilmiş.
Mevcut istatistikleri henüz detaylı olarak araştıramadım aslında ama her ne kadar kitap üretimi düşük olsa da okuma oranlarıyla kitap üretim oranlarının çok da uyumlu olmadığı gibi bir durum var bence. Neticede üretim bir arz/talep ilişkisine göre belirlenir. Dolayısıyla satın almamak gibi bir durum da yok aslında.
Basit anlamda, satılıyor ki üretiliyor, diyebiliriz. Yayıncılar Birliği’nin yayınladığı veriler ise ekonomik krizin bir etkisi olabilir. Okunma oranlarındaki düşüşten kaynaklanan bir üretim düşüşü olduğunu tahmin etmiyorum (Yanılıyor da olabilirim tabi). Ancak maddi durumu el verdiği sürece insanların okumasalar dahi kitap aldığı bir gerçek.
Kitap kapakları önemli mi?
Gösteriş, okuyacağını zannetmek (bir kitap okuru olmadığını kabul edememek), Instagram’da paylaşım yapmak (istemesek de günümüzün bir gerçeği) ya da sadece kapak tasarımını beğenmek. Hatta belki dekoratif olarak kitaplığına çok yakışacağını düşünmek (gülme, vardır bu emin ol). Adını ne koyarsak koyalım. Günün sonunda kitaplar satın alınıyor.
Ne kadar çok kitap satın alırsak, o kadar iyi bir okur olduğumuzu zannediyoruz. Kitap fuarlarına bakın, gezmeye kalktığınızda neredeyse adım atamazsınız. Başka bir ülkeden gelen bir gezgin yanılıp kitap fuarını gezmeye kalksa kendini çok cahil hissedebilir.
Yayın evlerinin kitap kapağı tasarımları için çılgın paralar harcamaları boşuna değildir. Bu zaten biliniyor. Yayıncıyı dövmek için söylemiyorum tabii ki, nihayetinde ticari bir kuruluştur. Ama kapağı güzel olan kitapların daha fazla satıyor olması (ya da ihtimali) biraz sinir bozucu geliyor bana.
İçerik ne kadar önemlidir?
Kitap kapaklarının benim ilgimi çekmediği anlamına gelmesini istemem. Hatta zaman zaman görsel olarak ilgimi çektiği için elime alıp incelediğim de oluyor. Kitabın kapağı ile içerik uyumlu olduğu sürece benim için bir sorun yok. Hatta iyi kitapların, iyi kapakları olsun da isterim. Utku Lomlu, Geray Gençer gibi, önemli yayın evlerinin kitap kapaklarını tasarlayan sanatçıların işlerini gıptayla takip ediyorum. Ama takdir edersiniz ki bu başka bir konu. Üzerine konuşulmalı hatta.
Kitap kapakları önemli elbette ama sadece satın alma kararımızı tamamen kapağa göre vermesek ne güzel olur diyorum. Ben bu konuda (tüketim) dürtülerimi kontrol altında tutmaya çalışıyorum, yalan yok. Güzel kapak tasarımlarına bayılıyorum ama içeriğini de önemsiyorum. Kan-dı-ra-maz-sı-nız beni!
Bütün bu durum aslında detaylı bir incelemeye muhtaç. Kitap okunma ve satış oranları arasındaki korelasyon, kapak tasarımının satın alma kararını ne oranda etkilediği vs. (belki de düşündüğüm gibi değildir). Uygun bir zamanda Okupedia için bu konuda bir yazı hazırlamalı.
**Görseldeki tasarımlar Lom Creative /Utku Lomlu’ya ait. Can Yayınları için tasarladığı ödüllü işlerinden.